Abstract:
Yaşlanmanın oluşturduğu komplikasyonlarda serbest radikallerin önemli rolü olduğu birçok çalışmada ortaya konmuştur. Ancak, görsel sistemde bol miktarda bulunan ve görme fizyolojisinde önemli bir rolü olan nitrik oksidin, yaşlanmanın görsel sistemde oluşturduğu değişikliklerdeki rolü bilinmemektedir. Bu etkiyi ortaya çıkarmayı amaçlayan çalışmamızda 80 adet sıçan kullanılmıştır. Bu hayvanlar; genç kontrol (GK), orta-yaşlı kontrol (OK), genç L-arginin (GA), orta-yaşlı L-arginin (OA), genç L-NAME (GN), orta- yaşlı L-NAME (ON), genç vitamin E (GE) ve orta-yaşlı vitamin E (OE) olmak üzere 8 eşit gruba bölünmüştür. Kontrol gruplarına serum fizyolojik verilirken, diğer gruplara; 160 mg/kg/gün L-arginin, 10 mg/kg/gün L-NAME ve 30 mg/kg/gün vitamin E 8 hafta boyunca uygulanmıştır. Deneysel sürenin sonunda, sıçanların görsel uyarılma potansiyelleri (VEPs) kaydedildikten sonra, biyokimyasal parametrelerin ölçümü için beyin dokuları alınmıştır. TBARS ve nitrit düzeylerinin orta-yaşlı grupta genç gruba göre anlamlı olarak arttığı saptanmıştır. GN ve ON gruplarında kontrollerine göre beyin TBARS düzeylerinin arttığı ve bu artışın anlamlı olduğu gözlenmiştir. Diğer yandan GA, OA, GE ve O E gruplarında TBARS seviyelerinin kontrol gruplarına göre azaldığı fakat bu azalmanın istatistiksel olarak anlamlı olmadığı bulunmuştur. Kontrollerine göre OA grubunda beyin nitrit seviyesinin arttığı, ON grubunda ise beyin nitrit seviyesinin anlamlı düzeyde azaldığı tespit edilmiştir. Vit E'nin GE ve OE gruplarında kontrollerine göre beyin nitrit seviyesini anlamlı ölçüde düşürdüğü gözlenmiştir. VEP sonuçlan incelendiğinde; OK grubunun P3 bileşeninin latensinde GK'ya göre anlamlı bir uzama tespit edilmiştir. GN grubunda Pı, ON grubunda Pı, P2, N2 bileşenlerinin tepe latenslerinin kontrollerine göre anlamlı ölçüde uzadığı saptanmıştır. Ancak diğer gruplar arasında önemli bir farklılığın olmadığı görülmüştür. Tepeden-tepeye genlik değerleri incelendiğinde; P2N2 ve N2P3 genliklerinin, ON ve OE gruplarında OK'ya göre önemli ölçüde azaldığı görülmüştür. Diğer gruplarda ise genliklerde herhangi bir değişiklik gözlenmemiştir.