Özet:
13. yy'ın ikinci yarısında, Dante Alighieri tarafından kaleme alınmış olan İlahi Komedya günümüzde hâlen ilham kaynağı olmaya devam etmektedir. İlahi Komedya' nın yazıldığı yüzyılda da hem mimari hem plastik sanatlarda eserler üretilmiştir. Romantik akımın önemli temsilcilerinden olan Augusté Rodin, William-Adolphé Bouguereau, Paul Rubens, William Blake bu sanatçılardan yalnızca birkaçıdır. Bununla birlikte edebi bir metin olarak irdelendiğinde İlahi Komedya üç bölümden oluşmaktadır. Bu bölümler sırasıyla; cehennem, araf ve cennettir. Yazım türü olarak kantolarla ortaya konan eser, okuyucusuna ütopik bir evren sunmaktadır. İçerisinde bulunan bu üç bölüm İtalyan dilbilimci, şair Dante Alighieri tarafından katmanlarla ifade edilmiştir. Yukarıya ve aşağıya doğru olan bu katmanlar, dokuz basamakla cennete uzanırken dokuz basamakla da cehenneme inilmektedir. Arada kalan kısım ise etimolojik olarak Arapçaya dayanan 'Araf' kelimesi ifade ettiği biçimde cennet ile cehennem arasındaki bölüm olarak nitelendirilmiştir. İlahi Komedya yazınsal bir metnin ötesinde konstrüktivist yapısıyla mekânsal olarak da okuyucuda felsefi bir anlam içermektedir. Bu konstrüktivist yapı Danteum projesinde ekfrasis bağlamında mimar Terragni' ye yardımcı ögeler sunmuştur. Tezin içeriğini de oluşturan ekfrasis kavramı ilk bölümlerde ana ve alt başlıklarla tarihsel süreciyle birlikte ele alınmıştır. Üçüncü bölümde ise ekfrasisle de ilintili olarak kurgusal mekânın ilk örneklerinden olan dioramaya giriş yapılıp beraberinde tanımı, izleyici deneyimleri ve dioramanın çeşitleri alt başlıklarda konulara ayrıştırılarak örnekleyici bir biçimde aktarılmıştır. Tezin son bölümünde ise ekfrasis kavramı ile bir bağlam oluşturularak uygulama çalışmalarına yer verilmiştir. Tezin bütününde ulaşılması hedeflenen temsili mekân, dil, görsel ve temsil akademik araştırma ve kaynaklarla ele alınmıştır.