Özet:
Terör örgütleri tarih boyunca devletler açısından bir güvenlik sorunu olarak varlığını devam ettirmiştir. Küreselleşmenin nispeten yavaş, dünyanın daha az etkileşimde bulunduğu dönemlerde yerel olarak kalan terör örgütleri, artan küresel ilişkilerle birlikte ulusüstü bir sorun olmaya başlamıştır. Özellikle İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra gelişen imkânlarla artan uluslararası ticaret, taşıma ve seyahat gibi etkenlerle küresel çapta ilişkiler daha da gelişmiştir. Ticaret, taşıma ve seyahat alanında yaşanan bu hızlı gelişim, geleneksel anlamdaki ulusal sınırları da silmeye başlamıştır. Artık ulusal sınırlar daha geçirgen ve kontrol edilmesi zor bir hal almıştır. Terör örgütleri de bu fırsatlardan yararlanarak küreselleşmeye ayak uydurmuşlar ve uluslararası tehditler haline gelmişlerdir. Ulusal güvenlik kavramı da bu süreçle birlikte farklılık göstermiştir. Özellikle Soğuk Savaş döneminde askeri bir anlam taşıyan güvenlik kavramı sonrasında sektörel güvenlik alanları olarak çeşitlenmeye başlamıştır. Sektörel Güvenlik kavramı açısından değerlendirildiğinde terör örgütlerinin hemen hemen her alanda tehdit unsuru oluşturduğu görülmektedir. Terör örgütleri, uluslararası suç örgütleri ile işbirliği yapmaya başlamış ve uluslararası suçlardan gelir elde etmeye başlamışlardır. Bu bağlamda uluslararası uyuşturucu madde kaçakçılığı terör örgütlerinin en önemli gelir kaynaklarından birisi olmuştur. Dünya uyuşturucu madde kaçakçılığı rotalarının en önemlilerinden olan Balkan Rotası üzerinde bulunan Türkiye de uyuşturucu madde kaçakçılığı konusunda büyük tehdit altındadır. Nitekim yarım asırdan fazladır ASALA, PKK, Hizbullah gibi terör örgütlerinin hedefinde olan Türkiye, terörle mücadelesinde, terörün finansmanı ile de mücadele noktasında da önemli bir yerde bulunmaktadır. Türkiye'nin uyuşturucu madde kaçakçılığı ile uluslararası her anlaşmaya taraf olması, uyuşturucu madde kaçakçılığı ile alakalı ağır yaptırımları bulunan hukuk kurallarının var olması Türkiye'nin bu mücadelede aktif rol aldığının göstergesidir. Ayrıca Türkiye'de uyuşturucu maddenin arzıyla mücadele eden adli birimlerin sahip olduğu deneyim, kapasite ve geçmiş döneme ait istatistikler de, Türkiye'nin dünyada uyuşturucu madde kaçakçılığı ile en önde mücadele eden ülkelerden birisi olduğunun göstergesidir.