Özet:
Araştırmanın amacı, biyolojik geribildirimle zihinsel antrenman yöntemlerinin, kapalı beceri olan dart performansına olan etkisinin incelenmesidir. Ayrıca, biyolojik geribildirimle zihinsel antrenmanın, sürekli ve durumluk kaygı düzeylerine ve kendini kontrol edebilme (self regulation) yetisine etkisinin değerlendirilmesi alt amaçlarını oluşturmaktadır. Yaşları 18-22 yıl arası değişen 30 üniversite öğrencisinde Wingate Beş Adımlı Yaklaşımının (WBAY) adapte edilmiş versiyonu, biyolojik geribildirimle zihinsel antrenman yöntemi olarak kullanılmıştır.Çalışma, katılımcıların rastgele örneklem tekniğine göre iki gruba ayrılması ile; (1) deney grubu ? dart antrenmanı ve WBAY'ın adapte edilmiş versiyonu, (2) kontrol grubu-dart antrenmanı ve gevşeme aktiviteleri, 16 haftalık süreç içerisinde gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın ilk iki haftası dart becerisi eğitim süreci olarak kullanılmıştır. Grupların başlangıç ölçümlerinde, bilişsel (ÖSS Puanı ve Genel Ağırlıklı Not Ortalaması), koordinatif motorik (denge, reaksiyon sürati ve el-göz koordinasyonu) ve psikolojik özellikler (sürekli ve durumluk kaygı) açısından benzerliği incelenmiştir. Çalışmanın başlangıcı, 7. ve 14. haftasında olmak üzere katılımcıların, dart performansı, sürekli ve durumluk kaygı ve kendini kontrol etme yetisi 3 kez değerlendirilmiştir.İstatistiksel analiz sonuçlarına göre; grupların bilişsel, koordinatif motorik ve psikolojik özellikler açısından çalışmanın başlangıcında benzer değerlere sahip olduğu tespit edilmiştir (p>.05). On dört haftalık süreç sonucunda dart performansı ve kendini kontrol testinde zaman değişimi ve zaman x grup etkileşimi olduğu ve başlangıç ölçümü dışındaki ölçümlerde, grup farklılıklarının oluştuğu bulunmuştur. Sürekli kaygı ve durumluk kaygı değişkenlerinde ise 14 haftalık süreç sonunda zaman değişimi ve zaman x grup etkileşimi olduğu, ancak her üç ölçümde de grupların arasında anlamlı fark olmadığı tespit edilmiştir.Sonuç olarak, biyolojik geribildirimle zihinsel antrenman yöntemi olarak WBAY kullanan katılımcıların dart performanslarında kontrol grubuna göre daha yüksek artış olduğu, bu artışın yapısının gruplar arasında farklılık gösterdiği, sürekli ve durumluk kaygı değerlerinin deney grubunda 14 haftalık süreç sonunda anlamlı düşüş gösterdiği belirlenmiştir.