Abstract:
Meme kanseri dünyada kadınlarda en çok görülen kanser tipidir. Ölüme sebebiyet veren, hastalarda bulunan primer tümörlerden ziyade tümör hücrelerinin yapmış olduğu metastazlardır. Melatonin, kan, tükürük ve idrar gibi birçok sıvıda bulunan, pineal bezden suprakiazmatik nükleus aracılı olarak salgılanan indol türevli bir bileşiktir. Melatoninin tümörle ilgili çalışmalarda anti-proliferatif, anti-inflamatuvar ve anti-karsinogenik etkisiyle onkostatik özelliğe sahip olduğu söylenmektedir. Bu projede; melatonin uygulamasının primer tümör ve metastazlar üzerine etkisinin, metastatik meme kanseri hücreleri kullanılarak oluşturulan modelde değerlendirilmesi amaçlanmaktadır. Çalışmamızda 4 haftalık Balb-C dişi fareler kullanılıp, 6 gruba ayrıldı. Melatonin, 4TLM (4T1 karaciğer metastaz hücreleri) hücrelerinin meme dokusuna enjekte edilmesinden önce (M1) ya da (M2) sonra verildi. Melatonin gruplarının kontrolü olarak; melatoninin içinde çözündüğü %6 EtOH çözücü olarak verildi. M1 enjeksiyonu tümör inokülasyonundan bir ay önce başlayıp ve 4TLM hücrelerinin enjeksiyonundan sonra yaklaşık 4 hafta devam etti. M2, 4TLM hücrelerinin enjeksiyonundan 1 gün sonra başladı. Nekropsi, 4TLM hücre enjeksiyonundan 27 gün sonra yapıldı. Primer tümör, karaciğer ve akciğer dokuları çıkarıldı. Tümör taşıyan farelerin periferik kan yaymalarında immün hücrelerin fenotiplerinin sayımı gerçekleştirildi. Ayrıca akciğer metastazı ve primer tümör büyümesinde değişiklikler değerlendirildi. Anjiyogenezi göstermek için; primer tümörler anjiyogenik proteinler açısından immünohistokimya ve western blot yöntemi ile değerlendirildi. Karaciğer dokularına metastaz analizi yapıldı. Primer tümör ve karaciğer dokularında melatonin tedavi gruplarında MKSH belirteçlerinin immunreaksiyonlarının melatonin almayan TM grubuna göre azaldığı görüldü. Melatonin uygulanan gruplarda; anjiyogenik belirteçlerin ekspresyonlarının immünohistokimya ve western blot yöntemleriyle anlamlı olarak azaldığı gösterildi. Sonuç olarak; melatonin uygulamasının fare meme kanseri modelinde, primer tümör ve mikroçevrede tümör gelişimi ve metastatik yanıtlarını azalttığı gözlendi.