Özet:
Alternaria kahverengi leke hastalığı (Alternaria alternata f.sp. citri) birçok mandarin ve melezlerinin yaprak, dal ve meyvelerine zarar vermektedir. Bu araştırmada, mutasyon ıslahı ile turunçgillerde hastalığa hassas olduğu bilinen Fortune mandarininden (Citrus reticulata Blanco) tolerant genotiplerin elde edilmesi hedeflenmiştir. Bu amaçla; Fortune mandarin aşı gözlerine 2014 yılında 60Co kaynağından 50 ve 60 gray dozlarında akut gamma ışını uygulanmıştır. Işınlanan gözler Yerli turunç anacı üzerine 'T' göz aşısı ile aşılanarak M1V1, M1V2 ve M1V3 bitkileri elde edilmiştir. Alternaria kahverengi leke hastalığına tolerantlık durumu M1V3 aşamasında elde edilen bitkilerde test edilmiştir. Hastalık testlemesi için kullanılan izolat Adana'daki bir ticari Minneola tanjelo bahçesinden elde edilmiştir. Hastalık testlemeleri ilk önce, bitkilerin sürgün ucuna yakın olan 1-2 cm uzunluğundaki yapraklarında in vitro koşullarda yapılmıştır. Alternaria kahverengi leke hastalığına karşı in vivo değerlendirmelerde araştırmadan elde edilen 9 adet tolerant ve 2 adet hassas olan birey ile ticari Fortune, Clementine Fina, Okitsu Wase ve Minneola tanjelo çeşitleri kullanılmıştır. Absisik asit (ABA), gibberellik asit (GA3), indol asetik asit (IAA) ve zeatin (Z) analizleri için fidanların yaprakları budanmıştır. Budamadan sonra gelişen genç yapraklar 2-3 cm uzunluğa eriştiğinde yapraklara hastalığa ait spor süspansiyonu uygulanmıştır. Uygulamadan önceki yapraklar ile uygulamadan sonraki 24-72 saat sonrasında hastalık belirtileri gözlenen yapraklarda içsel hormon analizleri gerçekleştirilmiştir. Hem in vitro hem de in vivo testlemeler sonucunda, patojenik fungus olan Alternaria kahverengi leke hastalığı etmenine karşı 111 mutant birey arasından 9 adet mutant bireyin tolerant olabileceği belirlenmiştir. Testlemeler neticesinde Clementine Fina ve Okitsu Wase mandarin çeşitlerinin hastalık etmenine karşı tolerant olmalarına karşın Minneola tanjelo ve Fortune mandarin çeşitleri hassas olarak bulunmuştur. Çoğu genotiplerde hastalık inokulasyonu sonrasında saptanan GA3 seviyesi, inokulasyon öncesine göre düşüş göstermiştir. IAA seviyesi bazı genotiplerde inokulasyon sonrası azalırken, diğer bazı genotiplerde ve çeşitlerde ise artmıştır. Genotiplerdeki zeatin seviyesi hastalık inokulasyonu sonrasında düşüş göstermiştir. Ancak, çeşitlerde zeatin seviyesi bazılarında artmış, bazılarında ise azalmıştır. İnokulasyondan sonra ve önce saptanan absisik asit seviyeleri diğer hormonlarda olduğu gibi çok fazla değişmemiştir. Genel olarak; absisik asit, gibberelik asit ve zeatin seviyeleri inokulasyon öncesi daha yüksek iken inokulasyondan sonra azaldığı saptanmıştır. İndol asetik asit seviyesinin ise inokulasyon sonrasında, inokulasyon öncesine göre artış gösterdiği belirlenmiştir. Tolerant genotipler daha ileri değerlendirmeler için açık araziye dikilmişlerdir.