Özet:
Yapılan çalışmanın amacı; Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan kadın mahkumların öncelikli olarak psikolojik algı düzeylerini belirlemek ve egzersizin bu algılar üzerindeki etkisini saptamaktır. Çalışma hem kuramsal hem de uygulamalı olarak iki aşamada yapılmıştır. Çalışmanın kuramsal tarafını suç ve suçluluk kavramları oluştururken, uygulama kısmını ise çalışmanın evrenini oluşturan ve Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan 202 kadın mahkumdan seçilen ve örneklemi temsil eden 121 kadın mahkum oluşturmaktadır. Çalışma grubunun seçiminde örneklem yöntemi olarak tam sayım kullanılmıştır (Ortyaş= 32.66 ± 10.024). Araştırmada veri aracı olarak; araştırmacı tarafından hazırlanan kişisel bilgi formu, bireylerin fiziksel aktivite düzeylerini belirlemek amacıyla İnce ve ark. (2009) tarafından Türk kültürüne uyarlanan "Fiziksel Aktiviteye Hazır Olma Anketi", katılımcıların psikolojik algılarını saptamak amacıyla Ryff (1989) tarafından geliştirilen ve Akın tarafından (2008) Türk kültürüne uyarlanmış olan "Psikolojik İyi Olma Ölçeği", 1963 yılında Rosenberg tarafından geliştirilen ve ülkemizdeki geçerlik ve güvenirlik çalışması Çuhadaroğlu (1986) tarafından yapılan "Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği", Beck (1963) tarafından geliştirilen ve geçerlilik- güvenilirlik çalışmasını Hisli' nin (1988) yaptığı "Beck Depresyon Envanteri", Spielberger ve ark. (1970) tarafından geliştirilen ve geçerlik- güvenirlik çalışması Öner ve Le Compte (1985) tarafından yapılan "Stai Kaygı Envanteri" kullanılmıştır. Anket uygulaması ile elde edilen veriler SPSS 21 paket programı kullanılarak analiz edilmiştir. Verilerin analizinde kadın mahkumların kişisel özellikleri ve demografik faktörleri tanımlamak amacıyla betimsel istatistik yöntemleri kullanılmıştır. Ayrıca iç tutarlık güvenirlik kat sayısı (Cronbach's Alpha) analizi, normal dağılım koşullarının karşılanması ile egzersizin kadın mahkumların benlik saygısı, depresyon, kaygı ve psikolojik iyi olma gibi psikolojik algı düzeylerine etkisini saptamaya yönelik olarak bağımlı gruplarda T testi, deney ve kontrol gruplarının psikolojik algı düzeylerinin ortalamaları arasındaki farkın anlamlılık düzeyini saptamak amacıyla Tek Yönlü Varyans Analizi kullanılmış (Anova) ve sonuçlar 0.05 anlamlılık düzeyinde değerlendirilmiştir. Tek Yönlü Varyans Analizi (Anova) sonuçlarının istatistiksel olarak anlamlı çıkması ile farkın hangi gruplar arasında olduğunu saptamaya yönelik olarak ise Post-Hoc testlerinden LSD analizi yapılmıştır. Sonuç olarak; Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan kadın mahkumların çalışmaya başlamadan önce katılım gruplarına göre (Deney, Kontrol 1 ve Kontrol 2) psikolojik algı durumlarına bakıldığında psikolojik algı düzeyi yüksek olan kadın mahkumların sırası ile egzersize ve aktivitelere katılım istekleri daha yüksek iken, psikolojik algı düzeyleri düşük olan kadın mahkumların ise hiçbir etkinliğe katılmayı istemedikleri görülmektedir. Kadın mahkumların katılım gruplarına göre çalışma öncesi ve sonrası psikolojik algı düzeylerine bakıldığı zaman ise; egzersize katılanların (Deney) psikolojik algı düzeylerinde istatistiksel olarak anlamlı bir değişme olmamasına karşın değişimin olumlu yönde olduğu görülmekte iken, aynı değişimin etkinliklere katılan (Kontrol 1) ve hiçbirine katılmayanlar (Kontrol 2) için olumlu bir yönde olmadığı hatta bazı alt ölçeklerde de istatistiksel olarak anlamlı düzeyde bir düşüş yaşandığı görülmektedir.