Özet:
Diyabette hipergl isemiye eşlik eden nonenzimatik glikasyon, proteinlerdeki a- veya 6-amino gruplarına tek şekerlerin kovalan olarak bağlanmasıdır. Proteinlerin artmış nonenzimatik glikasyonunun, başta makrovasküler hastalık olmak üzere pek çok diyabetik kompl ikasyonlarm gelişmesinde payı olduğu düşünülmektedir. Diabetes mellitusta morbidite ve mortal itenin en önemli nedenlerinden biri olan aterosklerozun hızlanmasında nonenzimatik glikasyondan kaynaklanan lipoprotein metabolizması bozukluklarının büyük bir rolü olduğu varsayılmaktadır. Ancak in vivo koşullarda meydana gelen glikasyonun boyutunu tayin edebilecek yöntemlerin karmaşık ve zaman alıcı olması nedeniyle bu durum detaylı bir şekilde incelenememiştir. Yeni geliştirilen ve oldukça pratik bir yöntemle komplikasyonlu ve kompl ikasyonsuz Tip II diyabetik hastalarda meydana gelen in vivo lipoprotein glikasyonunun boyutlarını inceleyebilmek amacıyla, klinik olarak Tip II Diabetes Mellitus tanısı konmuş 82 hasta çalışma kapsamına alındı. 56'sında katarakt, diyabetik retinopati, hiperlipidemi, hipertansiyon ve aterosklerotik kalp hastalığı kompl ikasyonl arından biri veya birkaçı mevcut olan ve 26'sında hiç bir kronik diyabet komplikasyonu olmayan 82 diyabetik ile, kontrol amacıyla seçilmiş 48 nondiyabetik kişide agaroz jel elektroforezi kullanılarak glike-lipoproteinlerin serum düzeyleri tayin edildi. Komplikasyonlu grubu meydana getiren 56 diyabetik hastadan aterosklerotik kalp hastalığı tanısı almış 13 vaka ile ayrı bir alt grup oluşturularak 52sonuçlar değerlendirildi. Glike lipoproteinlerin yanında glisemi değerlendirme parametreleri olan açlık kan sekeri, glikohemoglobin ve serum fruktozamin düzeyleri ile serum lipid profili parametreleri olan total kolesterol, trigliserid, 1DL-, VLDL- ve HBL-kolesterol seviyeleri de kontrol ve hasta gruplarında belirlendi. Tüm diyabetikler (n=82) ele alındığında glike-lipoproteinlerin hepsi kontrollerden yüksek bulundu; ancak komplikasyonlu diyabet iki erde ve ateroskierotik alt grupta, kompl ikasyonsuz gruba kıyasla artan tek glike-1 apoprotein fraksiyonunun glike-VLDL olduğu gözlendi. Ayrıca lipid profili parametreleri arasında trigliseridler ve VLDL- kolesterolün tüm diyabet iki erde arttığı, ancak komplikasyonsuz diyabetiklerde kontrollere kıyasla bir artış göstermediği gözlendi. Ayrıca total kolesterol ve LDL-kolesterol düzeylerinde hiç bir diyabetik grupta bir farklılık bulunmazken, glike-LDL'nin diyabetik gruplarda arttığı ancak kompl ikasyonlu-kompl ikasyonsuz ayırımıyla bu gruplar arasında fark göstermediği saptandı. Sonuç olarak diyabetik hastalarda, nondiyabetik kişilere kıyasla aterosk 1 erotik kalp hastalığının asın oranlarda görülmesinin nedenleri açıklanırken yalnızca lipid ve lipoprotein değişmelerinin tek başına ele alınmasının yeterli olmayacağı ve bu durumda lipoprotein fraksiyonlarının glikasyonunun daha önemli olabileceği düşünüldü. Aterosk 1 erotik kalp hastalığı gösteren diyabetikler ve komplikasyonların ortaya çıktığı diyabetik grupta, komplikasyon gözlenmeyen diyabetiklere göre yalnızca glike-VLDL'nin artmış olmasının nedenleri, daha önceki çalışmalarda elde edilen verilere de dayanılarak tartışıldı, özellikle aterogenezde büyük rolü olduğu kabul edilen LDL glikasyonu ile VLDL glikasyonunun ilişkisine açıklık getirilmeye çalışıldı. VLDL glikasyonunun başta ateroskleroz olmak üzere diyabetik komplikasyonların gelişmesinden sorumlu olan olaylara yol açabileceği sonucuna varılarak diyabet prognozunun ve diyabetik komplikasyonların takibinde glike-VLDL'nin diğer lipid ve lipoprotein parametrelerinden daha iyi bir gösterge olabileceği Öne sürüldü.