Özet:
Tanı ve prognoz açısından yeri kesin belirlenememiş olan ve yeterli uyan ile böbreğin kan akınımı ve glomeruler filtrasyon hızını arttırabilme yeteneğini ölçen renal fonksiyonel rezerv testinin, çocuklarda Kullanımını ve değerini saptamak amacı ile 13 sağlıklı kontrol, 12 nefrotik sendrom, 13 değişik böbrek hastalığı tanılan ile izlenen ve 8 kronik böbrek yetmezlikti dört grup çocuğa test uygulanmıştır. Bir saatlik 20 ml/kg su diürezi ile bazal kreatinin klirens ölçümü yapıldıktan sonra, 3 g/kg protein içeren köfte yedirilerek 4 saat süresince saatlik kreatinin klirens ölçümü yapıldı. Testin 4 saat uygulanması literatürdeki bilgilerin aksine, böbreğin rezervini özellikle glomerulopatisi olan hastalarda daha sağlıklı göstermekteydi. Deneklerin %91.5'i maksimum % artışa 3. ve 4. saatlerde ulaşmışlardır. Maksimum % artış ortalamalan sağlıklı çocuklarda 53.44± 14.68, nefrotik sendromlularda 46.62±10.98, değişik böbrek hastalıklılarda 30.41±23.28 ve kronik böbrek yetmezlikli çocuklarda -2.92117.35 bulunmuştur. Sağlıklı kontrol grubu (91.89±10.72) ile nefrotik sendrom (95.0 1± 19.32) ve değişik böbrek hastalığı (87.77119.31) gruplarının bazal glomeruler filtrasyon hızı değerleri arasmda fark gözlenmezken, maksimum % artış değerlerinin her iki hasta grubunda da sağlıklı kontrollere göre düşük olması renal fonksiyonel rezerv testinin, serum kreatmini ve kreatinin klirensi normal olan böbrek hastalarında böbrek zedelenmesinin daha iyi göstergesi olduğunu düşündürmüştür. Serum kreatinini çocukluk yaş grubuna göre normal sınırlarda olupta farklı rezerv değerleri elde edilmesi, böbrek patolojileri ve serum kreatinin değerleri aynı olan hastalarda farklı rezerv değeri elde edilmesi, serum kreatinini patolojik yüksek değerlerde olup, kronik böbrek zedelenmesi tanısı ile takip edilen hastalarda serum kreatinini ile rezerv testinin korelasyon göstermemesi, uyguladığımız testin böbrek hastalannm takibinde, prognozlannm belirlenmesinde, zedelenme derecesinin saptanmasında, glomeruler fonksiyon bozukluğunu daha sağlıklı ve erken belirleyen bir test olduğunu göstermiştir.