Özet:
1970'li yıllardan itibaren meydana gelen çevresel tahribat, çevre sorunlarının Avrupa'nın ve dünyanın en önemli konuları arasında yer almasına sebep olmakta ve tüm dünyada çevre konusunda önemli gelişmelerin yaşanmasına yol açmaktadır. Doğa koruma ve sürdürülebilir kalkınma temelli bir çevre politikası güden Türkiye'nin hangi alanlarda öncelikli çalışmalar yaptığı, doğa koruma esaslı mı yoksa yalnızca Avrupa Birliğimüktesebatına uyum çerçevesinde bir yaklaşım mı sergilediği; hatta bazı durumlarda sürdürülebilir kalkınma ve ekonomik çıkarlar doğrultusunda, Avrupa Birliği müktesebatınaaykırı bir takım politikalar izleyip izlemediği akademik alanda ve etik açısından büyük tartışma konusudur. Türkiye'nin çevre politikası yaklaşımlarının idealist mi yoksa realist birçerçevede mi geliştiği, gerçek bir çevre politikasının varlığı tartışmasını da beraberinde getirmektedir. Bu çalışmada, söz konusu tartışmalara objektif bir ışık tutmak ve açıklıkgetirmek amacıyla, Türkiye'nin çevre politikası ve çevre mevzuatı gelişim sürecinde ve öncelikleri doğrultusunda incelenmiştir. Konuya Avrupa Birliği perspektifinden bakılması ve bu amaçla ilerleme raporlarının incelenmesi çalışmanın en önemli objektif kaynaklarını oluşturmuştur. Aralık 2009'da açılmış olan Çevre Faslı'nın konuya olan etkisi ve Türkiye'ninAvrupa Birliği müktesebatına uyum çalışmaları incelenmiş ve güncel gelişmeler doğrultusunda değerlendirmeler yapılmıştır.