Özet:
Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri hem dünyanın hem Türkiye'nin en önemli toplumsal sorunlarından biridir. Toplumsal cinsiyet düzenini getirilerinden olan ataerkil sistem kadına şiddet üzerinde etkilidir. Toplumun siyasal, ekonomik ve toplumsal alanlarına hâkim olan erkek egemen sistem eşitsiz güç ilişkilerine sebep olmakta, bunun sonucunda kadınlar ikincileştirilmekte ve eril şiddete maruz kalmaktadır. Yazılı ve görsel medya her gün kadına şiddet konulu haberlere yer vermekte, toplumda kadına şiddeti görünür kılmaktadır. Dolayısıyla kadına şiddet haberlerinde medyanın dili, söylemleri, haberleri ne şekilde ele aldığı ve toplumla nasıl paylaştığı önem arz etmektedir. Bu çalışmada 11 Şubat 2015 tarihinde Mersin'de işlenen Özgecan Aslan cinayetinin Türk yazılı basınında nasıl yer aldığı incelenmiş, Özgecan Aslan cinayeti ve o dönem basında çıkan kadına şiddet haberlerindeki söylem farklılıkları ele alınmıştır. Çalışma farklı yayın politikalarına sahip olan Cumhuriyet, Akit ve Hürriyet gazetelerinin 14 Şubat 2015- 14 Mart 2015 tarihlerindeki ilgili haber metinlerini kapsamaktadır. Haber metinleri Teun Van Dijk'ın eleştirel söylem çözümlemesi yöntemiyle analiz edilmiştir. Araştırma bulgularının sonuçlarına göre Özgecan Aslan cinayeti ve kadına şiddet haberlerini gazeteler kendi ideolojilerine ve yakın ilişkide olduğu siyasi kanadın söylemlerine göre şekillendirmişlerdir. Kullandıkları başlıklar, fotoğraflar ve sözcükler incelendiğinde olaylar üç gazetede farklı şekilde yorumlanmıştır. Olayların toplumsal bağlamından koparılıp siyasi bir malzemeye dönüştürüldüğü, haberlerde eril söylemin bulunduğu ve tiraj kaygısı ile sansasyonelleştirildiği sonuçlar arasındadır.