Özet:
Persler Klasik Dönem'de antikçağın en önemli uygarlıklarından birini teşkil ettiler ve dönemin o zamana kadar gördüğü en büyük imparatorluğunu kurdular. Pers Krallığı'nın ktistes'i Kyros'tan itibaren halefleri Kambyses, ardından Dareios, Kserkses, Artakserkses'in uyguladıkları yayılımcı politika ve yürürlüğe soktukları mali reformlar neticesinde krallığın emperyal gücünün katlanarak artmasını sağladılar. Ak¬deniz havzasından Merkezi Asya'yı da içine alarak Kuzey Hindistan'a kadar uzanan geniş bir coğrafyada yaklaşık 220 yıl boyunca hüküm sürdüler. Hindistan'dan Trakya'ya sayısız etnik grubu hakimiyetleri altına aldılar. Böylelikle Klasik Dönem'de Akhaimenid Krallığı'nı bir dünya imparatorluğu haline getirdiler. Persler imparatorluğun kuruluş ve gelişme aşamalarındaki son de¬rece yetkin askeri güçleri sayesinde ele geçirdikleri yerlerde uyguladıkları yönetim organizas¬yonlarındaki başarılarıyla ön plana çıkmaktadırlar. Birçok farklı bölgeyi imparatorluğun çatısı altında birleştiren en önemli idari yapı, ele geçirdikleri bölgelerin askeri, idari ve stratejik açıdan en uygun merkezlerine yer-leşerek kurdukları satraplık/eyalet sistemidir. Öyle ki, imparatorluk yıkılmasına rağmen satraplık yönetimi yüzyıllar sonra bile ayakta kalan sağlam yeni bir kurum olmayı sürdürmüştür. Pers krallığında kurulan ilk satraplık bölgeleri arasında Anadolu'da Daskyleion ve Sardeis yer almaktadır. Bu bağlamda Daskyleion, M.Ö. yak. 539 yılından M.Ö. 334 yılına kadar neredeyse kesintisiz bir şekilde imparatorluğa hizmet veren en köklü eyalet merkez-lerinden biridir. Bu tezde Daskyleion satraplık bölgesinin Klasik Dönem Anadolu'sunun şekillenme-sinde Pers imparatorluğu için oynadığı tarihi rolü ve önemi; ayrıca idari ve siyasi yapısı; satraplık sınırları; eyaletteki kentlerin idari merkezle kurdukları siyasi, eko¬nomik ve kültürel ilişkileri; Daskyleion'un diğer eyalet bölgelerindeki farklılık ve benzerlik arz eden noktaları ortaya konulmaktadır. Bu yapılırken konuya ilişkin antik kaynaklar, epigrafik belgeler ile arkeolojik kalıntılar ele alınmış; son zamanlarda ele geçen yeni veriler, modern literatür eşliğinde tekrar dikkatle incelenerek çok yönlü bir sentezle analiz edilmeye çalışılmıştır.