Abstract:
Kafkasya, muazzam bir kültürel çeşitlilik, kıtalar ve toplumlar arası bir köprü ve yüzlerce yıllık enerji güzergâhı olan bir bölgedir. Antik, ortaçağ ve modern zamanlarda içten ve dıştan sürekli olarak birçok siyasal ve askeri gücün ilgisini çeken ve çatışmalara sahne olan Kafkasya, günümüzde de küresel düzlemde önemli bir rekabet alanı oluşturmaktadır. Yine Kafkasya Bölgesi'nin uluslararası arenada önemli bir güç sahasını oluşturan Gürcistan, açık denizlere çıkışı olması sebebiyle jeopolitik açıdan bölgede diğer devletlere nazaran daha önemlidir. Ayrıca coğrafi konumu sebebiyle jeopolitik öneme sahip olan Gürcistan, bölge ülkelerinin enerji politikalarını da belirleyen en önemli faktörlerden biridir. Sovyetler Birliği'nin yıkılmasından sonra bağımsızlığına kavuşan Kafkasya ülkeleri, milli çıkarlarını tanımlarken bir de milli kimlik geliştirme gayreti içerisine girdiler. Karmaşık etnik yapısından dolayı Gürcistan söz konusu bu durumu daha belirgin bir şekilde yaşamıştır. Bu karmaşık etnik yapının tesiriyle ortaya çıkan gerginlikler, bağımsızlık sonrası önce Güney Osetya sonra Abhazya'da çatışmaya dönüşmüş ve hala gündemde olan Javakheti ve Acaristan potansiyel gerilim bölgeleri oluşmuştur. Gürcistan'ın söz konusu ayrılıkçı etnik gruplar nedeni ile tehdit altında olması ve ayrılıkçı etnik gruplardan doğan sorunların ülke içinde cereyan etmesiyle başlayan çatışmalar, Rusya'nın anayasal düzeni sağlama operasyonu ile birlikte 2008 Savaşı' na dönüşmüştür. Bu savaş diplomatik anlamda Kafkasya'da barışın sağlanmasına yardımcı olmamış ve var olan sorunları daha da derinleştirmiştir. Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi'ne bildirmeden ve herhangi bir izni olmadan Gürcistan'a yapmış olduğu müdahale, BM Antlaşması kuvvet kullanma yasağı kapsamında oluşturulan madde 2/4'ü açıkça ihlal etmiştir. Söz konusu askeri müdahalenin uluslararası hukuk ilkeleri ve mevcut yasaklar çerçevesinde incelenmesi büyük önem arz etmektedir. Uluslararası hukukta kuvvet kullanma kavramının kısa bir süre önce literatüre girmesi ve tartışmalı bir konu olması, Rusya'nın da Gürcistan'a askeri müdahalede bulunmasıyla hâlihazırda yeni tartışmaları alevlendirmiştir. Özellikle kuvvet kullanma yasağı, meşru müdafaa hakkı prensipleri Rusya'nın Gürcistan askeri müdahalesinin uluslararası hukuk alanında araştırılmasında önemle dikkate alınmalıdır.