Abstract:
Hollanda Hastalığı, ani zenginleşme kaynağına sahip olan bir ülkedeki üretim faktörlerinin tek bir sektöre yönelmesi sonucunda ortaya çıktığı öne sürülen ve diğer sektörlerin durgunlaşmasıyla ya da dışlanmasıyla sonuçlanan ekonomik süreci temsil eden bir kavramdır. İlk olarak 1960'lı yıllarda Hollanda'da doğalgazın bulunmasıyla ortaya çıkan Hollanda Hastalığına etki eden nedenler elbette sadece doğalgaz ile sınırlı değildir. Bu noktada Hollanda Hastalığına neden olan unsurlar üç maddede sıralanabilir ki bunların ilki doğal kaynak keşfi olup içinde doğalgaz, petrol ve değerli madenler yer almaktadır. Bununla birlikte bu soruna neden olabilecek bir diğer unsur ticarete konu olan mal ve hizmetler sektörü kaynaklıdır ki bu sektörün dâhilinde imalat ve sanayi sektörleri öne çıkmaktadır. Ayrıca inşaat, sağlık, eğitim gibi alt sektörlerin içerildiği ticareti yapılamayan mal sektörü de Hollanda Hastalığının varlığına neden olan unsurlar çerçevesinde değerlendirilmektedir. Bu tez çalışmasının kaleme alınmasındaki temel motivasyon son yıllarda Türkiye'deki inşaat sektöründe yaşanan hızlı büyümenin sanayi sektörünü nasıl etkilediğini incelemek ve sanayinin inşaat sektörü bazlı Hollanda Hastalığına yakalanıp yakalanmadığını ortaya koymaktır. Bu amaçla Düzey 2 ölçeğinde yer alan 26 alt bölge için Türkiye İstatistik Kurumu'ndan elde edilen ve 2009-2017 yıllarını kapsayan veriler ışığında panel veri analiz yöntemi kullanılmıştır. Oluşturulan modelde sanayi istihdamı seviyesi bağımlı değişkeni temsil ederken, bağımsız değişkenler dış ticaret hacmi, inşaat girişim sayısı, GSYİH, toplam istihdam şeklinde sıralanmaktadır. Analiz sonuçlarına göre inşaat girişimi sayısındaki her %1'lik artış sanayi istihdamını %0,36 artırmaktadır ki bu sonuç Türkiye'de inşaat sektörü kaynaklı Hollanda Hastalığının bulunmadığına işaret etmektedir.