Özet:
Turizm sektörü ortaya çıktığı ilk günden itibaren kapsadığı bölgeler üzerinde farklı etkiler yaratmıştır. Bu çalışmanın amacı Alanya'da yaşayan insanların, turizm faaliyetlerinin kentsel ve kültürel doku üzerindeki etkilerine ilişkin görüşlerini ortaya çıkarmaktır. Araştırmada nitel araştırma yöntemi olarak durum çalışması kullanılmıştır. Araştırmanın katılımcılarını amaçlı örnekleme yöntemlerinden ölçüt örnekleme yoluyla belirlenen 15 kişi oluşturmuştur. Araştırmada veri toplama formu olarak araştırmacı tarafından geliştirilen ve uzman görüşleri doğrultusunda son şekli verilen yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Katılımcılardan elde edilen verilerin değerlendirilmesinde betimsel analize başvurulmuştur. Yapılan betimsel analiz sonucunda yarı yapılandırılmış görüşme formunda yer alan 17 sorunun her birine ilişkin çeşitli kategoriler elde edilmiştir. Katılımcıların Alanya'da yaşama tercihlerine ilişkin, Alanya'yı çok sevme, yaşadığı şehre hizmet etme arzusu, doğal ve kültürel zenginliklere sahip olması, Alanya'da turizm sektöründe çalışma, yerleşim alanlarının denize yakın olması ve Alanya'da doğma ve ailenin Alanya'da ikamet etmesi olmak üzere 6 kategori ortaya çıkmıştır. Katılımcıların turizm sektörü öncesi ve sonrasında kültürel yapıdaki değişime ilişkin; turizm öncesi dönemdeki kültürel yapı, turizm sonrası dönemdeki kültürel yapı, turizmin kültürel etkileri ve kültür turizminin gelişimi olmak üzere 4 kategori belirlenmiştir. Katılımcıların turizm sektörünün kentsel ve mimari etkilerine ilişkin, turizme bağlı kentsel ve mimari etkiler, turizme bağlı yapısal çeşitlilik, turizm öncesi dönemdeki kentsel yapı ve rekabet ortamı ve kentsel kimlik olmak üzere 4 kategori tespit edilmiştir. Genel olarak görüşme yapılan kişilerden elde edilen verilere göre turizmin Alanya'nın son yarım yüzyıldaki gelişmesinde en önemli paya sahip sektör olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca turizmin Alanya üzerinde kültürel, ekonomik, mimari ve çevresel boyutlarda çeşitli etkilerinin olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara dayalı olarak ortaya çıkan sonuçlar temelinde araştırmacılara, sektör işverenlerine, yerel ve merkezi yönetim erklerine yönelik bazı öneriler sunulmuştur.