Abstract:
Kültür, ortak değerler ve iletişim yollarına dayanmaktadır. Gerçeklik anlayışımızı belirler ve aynı gerçekliği paylaştığını düşünen insanlar arasında paylaşılır. Farklı kültür çevrelerine -toplumlarına- ait olan insanlar arasındaki iletişim, zorluklar ve yanlış anlaşılmalara yatkındır. Bu durum özellikle iki tarafın da farklı gerçekliklere ait olduklarını bilmedikleri durumlarda meydana gelir. Kimmel, iletişimde yer alan iki tarafın ortak noktalarına mikrokültür ismini vermiştir. Bu yaklaşım iki tarafın ortak algılarından ve beklentilerinden meydana gelmektedir. Taraflar arasında bir mikrokültür yokluğu yanlış anlaşılmalara ve hatta felaketlere sebep olabilir. Tarafların düşünceleri farklı olduğunda, her iki taraf da birbirini rahatsız edici bulmaya başlar zira iki tarafın da normal kavramı birbirinden farklıdır. Bunun sonucunda karşımızdaki kişiyi patavatsız veya mantıksız olarak algılarız. Temelde farklı iki kültür bağlamında her iki taraf da farklı değerlere, doğrulara veya yanlışlara ve doğal olarak yasaklara sahip olacaktır. Kültürel anlamdaki bu yasaklar, kültürler arası iletişim durumlarında tabular olarak görülebilir ve bunlar, her iki taraftan da bilinirlik gerektirmektedir. Kimmel, uluslararası anlaşmazlıkların, farklı sosyal gerçekliklere dayandığından, yani farklı kültürlerin etraflarındaki dünyayı birbirlerinden farklı anlamalarından kaynaklanmaktadır. Bu sebeple, yasaklar veya tabular kaynaklı yanlış anlaşılmalardan sakınmak amacıyla her iki taraf da aracılara ve önceden hazırlığa ihtiyaç duyacaktır.