Özet:
Sanayi toplumu, tarım toplumu derken günümüz bilim çevreleri artık iletişim toplumu, bilgi toplumu kavramlarını özümlemeye ve sindirmeye çalışmaktadır. Öyle ki teknolojik gelişmeler akıl almaz hızla ilerlerken ?Yaşamın Sonu?, ?İnsanlığın Robotlaştığı Uzay Çağı?, gibi tartışmalar yapılmaktadır. Toplumlar bu noktada artık bunlara tanık olmaktadır.Bununla da kalmayıp bu sancılı enformatik geçiş süreci özellikle gelişmekte olan toplumları derinden etkilemiştir. Bilgi toplumu olmanın gereği, siyasi, askeri, ekonomik kamusal alanlarda yaygın olarak kitle iletişim araçları kullanılmaktadır. Yani kapitalizmin ve sanayileşmenin ideallerine ulaşma yolunda önemli bir silahı olan kitle iletişim araçları; son hızla gündelik yaşamımıza girmiştir. Ama sistematik şekilde, ama toplumsal bir deyimle bomba hızıyla yaşamımıza giren kitle iletişim araçları, her gelişmeyi hızlı bir difüzyonla alan çocukların hayatına, dolayısıyla eğitim çevrelerine de süzgeçsiz girmiş, hızla yayılmıştır. Okul; yönetici, öğretmen, öğrenci ve veli unsurlarını kapsayan, toplumu etkileyen her değişime çok açık bir sistemdir.Son yıllarda ülkemizin kitle iletişiminde takip edilemeyen bir evrim geçirdiğini görmekteyiz. Önceleri bireyler; ailelerinin ardından, okullar vasıtasıyla kültürel ve sosyal anlamda şekilleniyordu; günümüzde ise kitle iletişim araçları bunun önüne geçmiştir. Özellikle öğrenciler zamanlarının büyük kısmını kitle iletişim araçlarıyla geçirmektedirler. Yani bireyler olması gereken değil, olmasını düşlediği ve hayal ettiği biçime dönüşmektedir.Bu araştırmanın amacı; kitle iletişim araçlarının eğitime etkilerine ilişkin okul yöneticisi, öğretmen, öğrenci ve veli görüşlerini tespit etmektir. Araştırmanın örneklemini Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı bir ortaöğretim kurumu olan Toros Meslek Lisesi oluşturmaktadır. Nitel bir araştırma olarak desenlenen bu çalışmada görüşmeler yapılmış, katılımcılar bireysel ve gurup olarak konuyla ilgili düşüncelerini ortaya koymuştur. Bu noktada kitle iletişim araçları ve eğitim ilişkisinin ilginç ve dikkat çekici yanları ortaya çıkmıştır. Nitel araştırmanın doğası gereği araştırmayı yönlendiren ve şekillendiren, araştırmacı değil katılımcılar olmuştur. Araştırma verileri, nitel analiz yöntemleriyle analiz edilmiş ve bulgular ortaya konmuştur. Bulgulardan yola çıkılarak yorum ve öneriler oluşturulmuştur.