Abstract:
Avusturya ile 1718 yılında imzalanan Pasarofça Antlaşması ile başlayıp, 1730 Patrona Halil İsyanına dek yaşanan 12 yıllık süreç, Osmanlı İmparatorluğu'nda Lale Devri olarak adlandırılmaktadır. Bu dönem, Osmanlı İmparatorluğu'nda batılılaşma hareketlerinin başladığı dönem olarak kabul görmektedir. Batılılaşma hareketleri imparatorluğun siyasi, ekonomik ve sosyal hayatını etkilediği gibi, son derece zengin bir repertuara sahip olan sanat anlayışını da zaman içerisinde etkilemiştir. Batılılaşma hareketleriyle birlikte batı menşeili sanat akımlarının, yapıların esas çizgilerini pek fazla etkilemediği fakat, yapıların iç dekorasyonlarında hakim olmaya başladıkları görülmüştür. Batılılaşma dönemiyle beraber, yapıların süslemelerinde görülen en büyük yenilik ise duvar resimleridir. İlk örnekleriyle başkent İstanbul'da karşılaştığımız duvar resimleri, kısa süre içerisinde imparatorluğun Anadolu sınırlarında da görülmeye başlamıştır. Duvar resimlerinin Anadolu'da yayılmasında, özellikle III. Selim Dönemi'nde güç kazanan ayan ve eşrafın payı büyüktür. İstanbul modasına ve yaşantısına oldukça ilgili olan ayanlar, başkent hayatına öykünerek konaklarını duvar resimleriyle süsletmişlerdir. Anadolu'da Bursa, İzmir, Çanakkale, Antalya, Antakya, Kayseri, Nevşehir, Yozgat, Amasya ve Tokat gibi pek çok yerleşimde, duvar resimleriyle süslenmiş sivil ve dini yapılar dikkati çekmektedir. Geleneksel Antep evlerinde görülen duvar resimleri ise, başkent örneklerine yakın üslup özellikleri göstermesi bakımından, Anadolu duvar resimleri arasında özel bir yere sahiptir.