Özet:
Merkezsiz ve denetim altına alınamayan, postmodernite yaklaşımına uygun, anonim yapıdaki ekonomik, sosyal ve 'siyasal' yapılar modernite ve kurumlarını zayıflatmıştır. Hâkimiyetin her türüne karşı mücadele eden bu yapılar Baudrillard'ın küresel hegemonya tanımıyla bütünsel bir görünüm kazanır. Küresel hegemonya, hegemonyasını Batı uygarlığının ve modernitenin ürettiği sermaye, demokratik temsil, hâkimiyet ve nesnel gerçeklik gibi kavramları aşarak, boyun eğen unsurun egemeni içselleştirmesini sağlayarak ve sembolik düzlemde kendisi dışındaki tüm özgünlükleri yok ederek kurmuştur. Günümüzde küresel hegemonyaya karşı öne sürülen ekonomi-politik eleştiriler, hegemonyanın kurulduğu sembolik düzlemi göz ardı etmesi sebebiyle hegemonyanın kısır döngü içerisinde sürdürülmesine sebep olmaktadır. Terör gibi şiddet içeren ve mülteci akınları gibi şiddet içermeyen tersine çevrilme dinamikleri, hegemonyaya sembolik düzlemde meydan okumakta, küreselleşme karşısında özgünlüklerini koruma çabasındaki İslam ve diğer kültürler hegemonyaya direnmektedir. Günümüzde gerçekleşen toplumsal hareketlerin sembolik düzlemdeki karşılığı ve küresel hegemonya ile ilişkisi incelendiğinde, Arap Baharı modernleşmemiş toplumlarda ortaya çıkmış, hâkimiyete verilen alışılageldik isyan hareketini temsil ederek sembolik düzlemde anlam ifade etmezken; İşgal Et eylemleri toplumsal hareket simülasyonu olarak küresel hegemonyanın sürdürülmesi ve politik temsilin günümüzde var olmadığı gerçeğinin gizlenmesi amacına hizmet etmiştir. Gezi Parkı eylemleri ise eylemlerin çekirdeği ve dışındaki katmanların farklı gerçeklik ilkelerinden hareket etmesi sebebiyle diğer toplumsal hareketlerden ayrışmıştır. Eylemlerin merkezindeki gruplar, simülasyon ilkesinin belirleyici olduğu bir evrende, anlamı parçalayan apolitik bir stratejiyle iktidara karşı çıkmıştır. Küresel hegemonyanın tüm hâkimiyet alanlarını yok etme amacı, Gezi Parkı eylemlerinin politik iktidara karşı tepkisizlik ve anlamsızlık stratejisi ile paralellik göstermiştir. Bu bağlamda simülasyon teorisi, görünürde yerel unsurlar barındıran yeni toplumsal hareketlerin küresel ölçekteki neden ve sonuçlarını açığa çıkartmaya elverişli bir kavram seti sunmuştur.