Abstract:
Bu çalışmada; özellikle, kapitalizmin kendisini yeniden üretebilmesi için bağımlı olduğu sürdürülemez nitelikteki tüketim biçimlerine ve bu biçimlerin yayılıp dolaşıma sokulduğu alan'lara odaklanılmıştır. Bu tüketim biçimlerinin, alanlardan habitus'lara nasıl nüfuz edildiği sistematik biçimde sorgulanmıştır. Akabinde, kapitalizmin, sürdürülemez tüketimi bireyleri entegre etmek için kullandığı kitle iletişim araçları, pedagojik eylem biçimleri, arzu, aidiyet, ihtiyaç ve kimlik kavramları eleştirel paradigmalar çerçevesinde çözümlemelere tabi tutulmuştur. Öte yandan, mevcut tüketim kültürüne karşıt ideolojiler üreten ve bu ideolojileri yaşam felsefelerine -habituslarına- katan, çözüm yolu olarak da sürdürülebilir tüketimin mealen anlatısını seçen Marksist ve Anti-Kapitalist Ekolojist (Anarşistler, Eko-Anarşistler, Derin Ekolojistler, Toplumsal Ekolojistler vb.) toplulukların praksis felsefeleri irdelenmiştir. Söz konusu bu topluluklarda yer alan üyelerin benimsediği felsefeyle zaman zaman çelişkiye düşüp düşmedikleri karşılaştırmalı olarak değerlendirilmiştir. Bulgulanan çelişkilerin nedenleri ve hangi düzlemlerde yaşandığı ilgili literatür kapsamındaki kaynaklara ve Antalya ilinde yapılan saha çalışmasındaki verilere dayanarak ortaya konulmaya çalışılmıştır. Ayrıca, saha çalışmasından elde edilen verilerin analizleri, ilgili literatürde yer alan eleştirel yaklaşımların ışığında değerlendirilmiş; sürdürülebilir tüketimi savunan toplulukların ideolojik farklılıkları ve benzeşimleri kapsamında karşılaştırmalı ve kategorik biçimde sunulmuştur. Bu bağlamda, ideolojik farklılıkların ortaya çıkmasına neden olan düşünürlerin fikir şemaları, kapitalizm üzerindeki tahlilleri ve eleştirileri, tüketim olgusuna odaklanılarak yorumlanmıştır.