Abstract:
Çağdaş zihin felsefesinde tartışıldığı şekliyle bilinç problemi, zor problem olarak da bilinen beynin bilinci neden ve nasıl ortaya çıkardığı problemidir. Bilinç neden vardır ve beyinle nasıl bir ilişki içerisindedir? Başta materyalist ve düalist türleri olmak üzere bu sorulara vevap vermeye çalışan çeşitli metafizik yaklaşımlar geliştirilmiştir. Bunların indirgemeci olanları bilinci beyne indirgemekte (qualia problemi), indirgemeci olmayanları ise bilinçle beyin arasında nedensel bir bağ kurmakta (zihinsel nedensellik problemi) başarısız olduklarından fenomenal deneyimin varlığını açıklayamamaktadırlar. Panpsişizm hem indirgemecidir hem de değildir. Çünkü panpsişizmde insan bilincinin beyne indirgenebilmesi bilincin gerçekliğin temel bir unsuru olarak düşünülmesi koşuluna bağlanır; yani biyolojik düzeyde insani deneyimin ortaya çıkabilmesi için kimyasal ve fiziksel düzeylerde de deneyimsellik, dolayısıyla belli bir tür ve derecede bilinç var olmalıdır. Ne var ki, mikro düzeydeki deneyimlerin makro düzeydeki deneyimleri üretmekte nasıl bir rol oynayacağını açıklamak panpsişizm için problem olabilmektedir (kombinasyon problemi). Buna göre, bu çalışmada fizikalist ve monist bir yaklaşım olarak anlaşıldığında (çift-yön fizikalist pandeneyimcilik) panpsişizmin bilinç problemi karşısında diğerlerine kıyasla daha tercih edilir bir pozisyon olduğunu göstermeye çalıştık. İnsan bilincinin varlığının ancak maddenin kendinde deneyimsel olduğu kabul edildiğinde anlaşılır kılınabileceğini iddia ederek, zihinselliğin ve fizikselliğin yalnızca epistemolojik bir ikilik oluşturduğunu ileri sürdük. Bu görüşte bilinç ve beyin arasında nedensel bir ilişki olmadığından zihinsel nedensellik problemi ortadan kalkarken qualia probleminin kombinasyon problemine dönüştürmesiyle üstesinden gelinemez bir problem teorik bakımdan çözülebilir bir forma kavuşturulmaktadır. Bu temelde panpsişizmin benimsenmesi için iyi gerekçelere sahip olduğumuzu, tüm metafizik yaklaşımların artıları ve eksileri dikkate alındığında en iyi açıklamanın panpsişizm tarafından getirildiğini savunduk. Son olarak panpsişizmin kabulünün bilimsel ve etik açıdan bazı olumlu sonuçları olabileceğini örneklendirdik.