Miras hukukunda tenkis davası

Abstract

Miras hukukuna göre, gerçek bir kişinin malvarlığı, onun ölümü ile bir kül olarak kanunun belirlediği veya mirasbırakan tarafından saptanmış olan mirasçılara geçmektedir. Yasal mirasçılar, bazı durumlarda mirasbırakanın ölüme bağlı tasarruflarına veya karşılıksız sağlararası kazandırmalarına karşı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun Miras Kitabı'nda öngörülen hakları kullanabilirler. Tez, mirasçıların başvurabileceği yollardan biri olan "Miras Hukukunda Tenkis Davası" başlığını taşımaktadır. Tenkis davası, genel olarak mirasbırakanın tasarruf özgür-lüğü sınırlarını aşması durumunda, saklı paylı mirasçılarının başvurabileceği bir yoldur. Mirasbırakanın yapmış olduğu kazandırmalar sonucu, saklı payları ihlal edilmiş olan mirasçılar, tenkis davası açabilecekleri gibi, kendilerine karşı açılmış bir davada tenkis def'ini de ileri sürebilirler. Tenkis def'i, tereke mallarına zilyet olan mirasçıya karşı açılan istirdat veya miras sebebiyle istihkak davasına karşı ileri sürülebilir. Tezin, giriş bölümünde miras hukukuna ilişkin temel kavramlar ele alınmış, saklı pay sahibi mirasçılardan bahsedilmiş, bunun yanında tamamlayıcı olması açısından yasal ve iradi mirasçılık kavramları ele alınmıştır. Ayrıca tenkis talebinin hukuki niteliği ve mirasbırakanın tasarruf oranının belirlenmesi konularına yer verilmiştir. Mirasbırakan öldüğünde ölüme bağlı tasarruflar, henüz terekeden çıkmadığı ve ta-sarruf oranı hesaplanırken ele alınmadığı için ayrı bir başlık altında incelenmiştir. Daha sonraki bölümlerde sırayla; tenkis davası, tenkiste sıra, tenkis edilmesi özellik taşıyan bazı kazandırmalar ve tenkisin, mirasta denkleştirme, miras sebebiyle istihkak davası gibi benzer kurumlarla karşılaştırılması irdelenmiştir.