Özet:
Günümüzde turizmin gerek ekonomik gerekse insanların ihtiyaçlarının farklılaşmasından dolayı gelişiminin hızlanması ve oldukça yaygın hale gelmesi nedeniyle uygulamada gezi sözleşmelerinin bir türü olan paket tur sözleşmelerine sıklıkla rastlanmaya başlanmıştır. Paket tur sözleşmelerini diğer gezi sözleşmelerinden ayıran en önemli özelliklerden biri, hiç şüphesiz ki, bu sözleşmelerin tüketici işlemi olarak kabul edilmesidir. Bu itibarla, sözleşmenin bir yanını tüketici oluşturmaktadır. Böylelikle, kanunkoyucu, uygulamada seyahat eden tarafı oluşturan tüketicinin, gerek deneyimsizliği gerekse güçsüz yan olması sebebiyle zarar görmesinin olabildiğince önüne geçebilmesini hedeflemiştir. Gerçekten de, tüketici hukuku seyahat edenin mağduriyetini engellemeye elverişli birçok imkan sağlamaktadır. Yukarıda da bahsedilmiş olduğu üzere, paket tur sözleşmelerine uygulamada sıklıkla rastlanmakla birlikte, tüketici hukuku da sözleşmesel hak ve yükümlülüklerin çerçevesinin çizilmesinde etkin rol oynamaktadır. İşbu incelemede de, bu iki husus göz önüne alınarak, bir yandan paket tur sözleşmelerinin genel yapısı incelenmeye çalışılacak, diğer yandan ise yeri geldiğince tüketici hukuku ile bağlantılarına değinilecektir.