Özet:
?Azınlık Hakları ve Türkiye? konulu bu tez çalışmasının temel amacı, azınlıklarmeselesinin hatlarını belirleyerek, konuyu hukuki boyutlarıyla ortaya koymaktır. Bu amaçdoğrultusunda, öncelikle azınlık kavramının içeriği belirlenmiş, daha sonra ise tarihselgelişimi incelenmiştir. Ancak sözkonusu inceleme, kavramın pek çok sorunsalı daberaberinde taşıdığını gösterecektir. Öyle ki uluslar arası hukukta genel kabul görmüş birazınlık tanımı dahi bulunmamaktadır.Azınlıklar sorunu, doğası gereği, yaşandığı ülke, devlet, bölge ve zamana göre farklıboyutlar taşımaktadır. Devletler hukukunda, konu, devletlerin kendi egemenlik alanındakabul edilmektedir. Ancak uluslar arası insani müdahale ilkesi de saklı tutulmaktadır.En son Doğu Bloku ülkelerinin çöküşü sırasında yaşanan şiddetli etnik çatışmalarnedeniyle, 1989'dan itibaren, azınlık hakları konusunda, uluslar arası hukukta temelprensiplerin belirlenmesi amacıyla, uluslar arası kuruluşlar çalışmalarını yoğunlaştırmıştır.Azınlık hakları, ulusal ve uluslar arası olmak üzere iki düzeyde korunmaktadır. Uluslararası koruma, evrensel insan hakları belgeleri ve bölgesel düzeyde yapılan çalışmalarlasağlanmaktadır. Ulusal koruma ise, her devletin anayasa ve yasaları ile, vatandaşlarınaöngördüğü hukuki koruma alanını ifade etmektedir.Türkiye'nin azınlık hakları konusunda temel hukuki bağıtı, 1923 Lozan Anlaşmasıdır.Ülke, Avrupa Birliği'ne üyelik hazırlıkları doğrultusunda, son yıllarda, önemli iç hukukreformları gerçekleştirmektedir.Anayasa ve yasalarda yapılan bu reformların önemli birkısmı ise insan haklarına yöneliktir. Bu gelişmeler doğrudan veya dolaylı olarak, azınlıkvatandaşların hak ve özgürlüklerine de yansımaktadır. Esasen azınlık hakları konusundakibu gelişmeler, üstün norm niteliğindeki Lozan Anlaşmasını da daha etkin kılacaktır.