Abstract:
Bu tezde, XVIII. yüzyıl Fransız Aydınlanma Felsefesi içerisinde yetişmiş oyun yazarı, sanat yönetmeni ve aynı zamanda filozof olan Denis Diderot'nun önemli düşünceleri ele alınmıştır. Fakat Aydınlanma dönemine ve Diderot'ya geçilmeden önce Ortaçağ, Rönesans Dönemi ve ve Yeniçağ Felsefeleri incelenmiştir. Sebebi ise Diderot'nun gelişmesinin alt yapısının önceki dönemlere önemli ölçüde bağlı olmasıdır. Bilgi birikimine bağlı olarak Diderot, toplumsal bir felsefi temele, tüm düşünce sistemini oturtmuştur. İnsanların bir bütün oluşturması gerektiğini ve özgürlüklerini bu bütünün yani toplumun çıkarlarını gözeterek yaşamaları gerektiğini savunmuştur. Editörlüğünü yaptığı ve kendisi de içerisine maddeler yazdığı Ansiklopedi'sini toplumunun her kesimine ulaştırmış ve toplumsal bir birlik oluşturmayı başarmıştır. Ansiklopedi başta olmak üzere eserleri, düşüncelerini yansıtmasından dolayı ayrı ayrı öneme sahip olan Diderot'nun varlık anlayışı deizme ve materyalizme dayanırken, bilgi kuramı sensualisttir. Ahlak ve politika anlayışını erdem ve mutluluk kavramı üzerine kurmuş olan Diderot, sanatını da ahlak anlayışı çerçevesinde şekillendirmiştir. Diğer düşünürlerden farklı olarak Denis Diderot farklı alanlardaki düşünceleri bir bütünlük içerisinde ele almayı başarmıştır. Onun düşünceleri belki bir Kant ya da Locke gibi çığır açıcı nitelikte değildir ama dönemini aşmış ve XX. yüzyıla kadar uzanarak birçok filozofa etki etmiştir. Diderot, aynı zamanda Fransız Devriminin başlamasında rol oynayan bir düşünürdür. Tezimiz, bu denli geniş bir bilgi birikimine sahip olan Denis Diderot'nun önemli fikirlerini bir araya toplamak ve Onun dönemi içerisinde fazla önemsenmemesine karşılık, aslında ne kadar değerli ve saygı duyulması gereken bir düşünür olduğunu açıklamak amacındadır