dc.description.abstract |
Çalışmaya, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalında infertilite nedeniyle başvuran olgulardan, anovulasyonu saptanan ve infertiliteye neden olacak başka faktörü bulunmayan 110 olgu alınmıştır. Bu anovulasyonlu olgulara, klinik ve laboratuar bulgularına göre sınıflandırılma yapılmış ve ovulasyon indüksiyonu programına alınmıştır. Ovulasyon indüksiyonu için; Klomifen Sitrat, HMG, HCG, Bromo kriptin Deksametazon, Spiranolakton ve bunların kombinasyonları kullanıldı. Her gurubun, bu tedavi protokollerine cevabı, değerlendi rilmiştir., Ovulasyon indüksiyonunun monitorizasyonu için 75 olgunun 451 siklusunda, ultrasonografik follikülometri; diğer 35 olgunun 143 siklusunda ise, BBT, LUteal faz progesteron değeri gibi diğer yöntemler kullanılmıştır.Çalışmada, klomifen sitratla, %91.5 oranında ovulasyon izlenir ken, %57.6 oranında gebelik görülmüştür. HMG için, %72.2 oranında gebelik gözlenmiştir. Ovulasyon indüksiyonu, protokolleri ultrasonla monitorize edilen olgularda % 68 oranında gebelik gözlenirken; ultrasonografi olmaksızın izlenen olgularda ise % 37.14 oranında gebelik gözlendi. Anovulasyonla beraber görülen klinik durumlar, hirsutizm ve galaktore, çalışma içinde incelenmiş; indirekt ovulasyon gösterge leri pozitif olan, ancak ultrasonografik olarak ovulasyon gösterileme- yen LUF sendromu olguları da, bu çalışmaya alınarak genişçe incelenmiş tir. Ovulasyon indüksiyonu yapılan olgularda, tedavilerin follikül çaplarına etkileri değerlendirilmiş ve HMG kullanılan sikluslarda, follikül çapı, daha büyük olarak saptanmıştır. Ovulasyon indüksiyonu ile gebelik elde edilen ve post ovulatuar dönemde follikülü büyümeye devam eden olgular, kistik korpus luteum olarak değerlendirildi. Bu olgularda, erken gebelik kayıpları yönünden, daha dikkatli olunması gerektiği vurgulanmıştır. Çalışmada, anovulasyonun tedavisinde seçilecek protokolün başarılı olması için, olgunun hormonal değerlendirilmesinin yapılması nın ve olguların takibinde ultrasonografik follikülometrinin kullanıl masının, başarıyı arttırıcı bir faktör olduğu sonucuna varıldı. |
en_US |