dc.description.abstract |
Bu çalışma, infertilite tedavisi gören çiftlerde yaşam tarzının, yaşam kalitesine etkisini incelemek amacıyla tanımlayıcı ve analitik olarak yapılmıştır.Çalışma, 01.09.2008-01.03.2009 tarihleri arasında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Yardımcı Üreme Teknikleri Merkezinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın evrenini 2007 yılında yardımcı üreme teknikleri tedavisi için başvuran toplam 679 çift oluşturmuştur. Örneklem büyüklüğü 0,05 hata payı ile %80 güçle hesaplanmış ve 200 çift araştırma kapsamına alınmıştır. Veri toplama aracı olarak, sosyodemografik özellikleri ve infertilite öyküsünü içeren ?Kişisel Bilgi Formu?, ?SF-36 Yaşam Kalitesi Ölçeği? ve ?Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları Ölçeği? kullanılmıştır.İnfertilite tedavisi gören kadınların yaş ortalaması 31.04±5.26, erkeklerin ise 34.52±6.08'dir. Kadınların %40.5'i, erkeklerin %39.5'i ilkokul mezunu olup, çiftlerin ortalama infertilite süresinin 6.01±4.82 yıl olduğu belirlenmiştir. Bu çalışma ile infertil çiftlerin, sağlıklı yaşam biçimi davranışlarını ve yaşam kalitelerini pek çok faktörün etkilediği ortaya çıkmıştır. Kadınların yaşam kalitesinin, erkeklere göre daha düşük olduğu, ancak cinsiyetin sağlıklı yaşam biçimi davranışlarını etkileyen bir faktör olmadığı saptanmıştır. İleri yaş, düşük eğitim düzeyi, çalışmama, düşük gelir düzeyi, uzun infertilite süresi, yüksek beden kitle indeksi, androlojik operasyon öyküsü, daha önce üç ve üzerinde yardımcı üreme tekniğinin uygulanmış olması gibi değişkenlerin, çiftlerin sağlıklı yaşam biçimi davranışları ve yaşam kalitesini azalttığı bulunmuştur. Ayrıca çiftlerin sağlıklı yaşam biçimi davranışları arttıkça, yaşam kalitelerinin de arttığı görülmüştür.İnfertilite tedavisi gören çiftlerin olumlu sağlık davranışı göstermesi, onların yaşam kalitesini de arttıracaktır. Bu nedenle hemşireler, çiftlerin yaşam biçimi davranışlarını ve bu davranışları etkileyebilecek faktörleri önceden tanımlamalıdır. Gereksinime göre, çiftlerin olumlu sağlık davranışları kazanmaları için hemşirelerin danışmanlık yapması önerilmektedir. |
en_US |