Abstract:
Plasentanın atılmaması nedeniyle, doğumun üçüncü devresinin uzaması halinde, elle halas'a gerek duyulmaktadır. Bu da; enfeksiyon riskinin ve kanama miktarının artmasına, genel anestezi risklerinin ortaya çıkmasına, genital kanal travmalarına, bazen de uterus perforasyonlarına neden olmaktadır. Bu sakıncaları olmayan ve elle çıkar maya alternatif olacak bir yöntemi araştırmak, amacımız oldu. Golan ve arkadaşlarının "Mükemmel sonuçlar" diye nitelendirdiği, umblikal venden oksitosin uygulanmasını örnek alarak; çalışmamızı, bu yöntem üzerinde yaptık. Önce araştırmamızla ilgili genel bilgiler, gözden geçirildi. Çalışmamızı, kliniğimizde doğum yapan, 58 gebede gerçekleştir dik. Sistemik rahatsızlığı olmayan, risksiz, miadına gelmiş, tekil gebeleri seçerek; araştırma kapsamımıza aldık. Spontan, yada Median Epizyotomi yardımıyla doğum yapan 58 kadın' da, plasenta atılımı için, 15 dakika bekledik. Bu süre içerisinde, hiçbir girişim yapmadık. Sadece hafif kunt traksiyon uyguladık. 15. dakika sonunda, plasenta-49 - hala çıkmamış ise, çalışmamızı başlattık. Bunun için, rast gele seçilmiş hastalardan 38' ine Intraumblikal venden 100 Ü oksitosin (20 cc eau distile içinde), 20' sine ise yalnızca 20 cc, saf S.F. uyguladık. Tüm hastalar; T. A., ateş, nabız, kanama miktarı, plasenta atılım süresi, enfeksiyon gelişmesi gibi çeşitli açılardan değerlendirildi. Her iki grupta, T. A., nabız, ateş, kanama miktarı gibi değerler farklı değildi. Aynı zamanda, bu değerler, herhangi bir patoloji de göstermedi. Plasenta atılım süresi, oksitosin uygulanan 1. grupta, daha kısa sürede (ortalama 4.3 dk.) gerçekleşti. Ancak bu fark, S.F. uyguladığımız 2. grupta da çok fazla değildi (ortalama 8.2 dk.). Uygulama sonrasında, oksitosin grubundan, 1 hastaya elle halas uygu ladık, 1 hastada ise, enfeksiyon tespit ettik. S.F. uyguladığımız grupta da, 2 hastada elle halas, 2 hastada enfeksiyon tespit ettik. Bu konuda çalışma yapan tüm araştırmacılar, olumlu yada olumsuz, kesin bir fikir birliğine varamamışlardır. Bazı araştırmacılar, bu uygulamayı, fevkalade olumlu bulurken; bazı araştırmacılar da, uygulamanın müspet sonuçlarına, kesin gözüyle bakmamaktadırlar. Bir kısım araştırmacı ise, bu uygulamayı tamamen olumsuz bulmuştur, Biz ise, oksitosin grubundan 38 hastanın 36'sında, S.F. grubundan 20 hastanın 18 'inde, plasenta atılımının gerçekleşmiş olmasını, yüz güldürücü buluyoruz. Ancak oksitosin grubuyla, S.F. grubu arasında, çok fazla fark olmamasını; verdiğimiz sıvının, plasental yatağa geçerek, ölü boşlukları doldurup, plasental atılımı kolaylaştırmasına bağladık. Bu araştırmalar, çok daha geniş çalışma grupları ile yapıldığı taktirde, daha kesin sonuçların alınabileceği muhakkaktır. Ancak bun dan sonra, bu oksitosin yönteminin, obstetrikte kullanılması hakkın da, isabetli bir görüş oluşabilir.