Abstract:
Türkiye'de sporda doping ile mücadeleye ilişkin spor alanındaki paydaşların görüş ve önerilerinin alınacağı bu çalışmanın amacı, Ülkenin mevcut Dopingle Mücadele durumunun tespit edilmesi ve elde edilecek bulgular doğrultusunda Dopingle Mücadele ile ilgili Türk Spor Yönetimi alanına sunulabilecek önerilerin belirlenmesidir. Bu çalışma, karma araştırma yöntemlerinden açıklayıcı sıralı tasarım katılımcı seçim alt deseni ile kurgulanmıştır. Araştırma, metodolojik olarak; ilk aşamada nicel ankete dayalı betimsel tarama, ikinci aşamada ise nitel bütüncül çoklu durum çalışması deseni ile sentezlenmiştir. Karma desen olarak planlanması nedeniyle nicel boyutta pozitivist paradigmaya, nitel boyutta ise yorumlayıcı paradigmaya dayandırılmıştır. Araştırmanın katılımcılarını, Akademisyenler, Milli Takım Antrenörleri, Milli Takım Sporcuları, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenleri ve bazı Kamu Kurumu çalışanları oluşturmaktadır. Veriler, nicel aşama için anket, nitel aşama için ise görüşme tekniği ve metaforlarla elde edilmiştir. Toplanan nicel verilerin analizinde, tanımlayıcı istatistikler kullanılmıştır. Nitel aşamada toplanan verilerin analizinde ise tema analizi, betimsel analiz, içerik analizi, analitik genelleme ve söylem analizi yapılarak, sonuçlar betimsel bir anlatım ile sunulmuştur. Her iki aşama sonucunda elde edilen veri seti, araştırmanın tartışma ve sonuç bölümünde bir araya getirilerek sentezlenmiştir. Çalışmadan elde edilen bulgulara dayanarak, doping içeren maddelerin, etik ilkelere aykırı olduğu ve sağlığı olumsuz yönde etkilediği için tüm dünyada yasaklanması gerektiği söylenebilir. Dopingle mücadelede cezanın gerekli bir yöntem olduğu fakat ceza yönetmeliğinde yaptırımların güçlendirilmesine yönelik revizyona ihtiyaç duyulduğu, ayrıca ceza yönteminin tek başına yeterli olmadığı, önlemeye yönelik eğitim ve rehberlik çalışmalarının daha önemli olduğu anlaşılmaktadır. Dünyada dopingle mücadele konusunda kurumsal bir yapıda kapsamlı faaliyetler yürütülmesine rağmen güçlü ülkelerin sahip olduğu bilim ve teknoloji nedeniyle bir takım problemler yaşanabilmektedir. Ülkemizde ise dopingle mücadele çalışmalarının dünya ile kıyaslandığında kısmen daha başarılı olduğu fakat geliştirilmesi gereken boyutlarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu bilgiler ışığında ülkemizde tüm ilgili paydaşların yer aldığı, çok yönlü, bağımsız bir dopingle mücadele kuruluşu oluşturulmasına ve özellikle rehberlik ve eğitim faaliyetlerinin daha fazla önem verildiği ulusal bir eylem planına ihtiyaç duyulduğu anlaşılmaktadır.