Abstract:
İnsanlık tarihi boyunca çeşitli nedenlerden kaynaklı veya kişilerin istekleri doğrultusunda gönüllü olarak gerçekleştirdikleri çeşitli göçler yaşanmıştır. Göç, coğrafi olarak insanların bulundukları yerden başka bir yere taşınmasıdır. Gerçekleştirilen bu göç hareketleri bazen insanların zorla, yani istekleri dışında; siyasi, kültürel, dini baskılar gibi çeşitli nedenlerden kaynaklanırken bazen de insanların bulundukları yerlerin şartlarından daha iyi olacağını düşündükleri yerlere; daha iyi bir iş, eğitim, refah düzeyinin yükselmesi gibi nedenlerden kaynaklanabilir. İnsanların gerçekleştirdikleri bu göç hareketleri onların üzerinde çeşitli olumlu veya olumsuz etiler yaratmaktadır. Genellikle zorunlu olarak göç etmek zorunda kalan kişiler gittikleri ülkelerde çeşitli kültürel sorunlar ve sosyal adaptasyonlar gibi olumsuz durumlarla karşılaşmaktadırlar. Bu durum gönüllü olarak gerçekleştirilen göçlerde daha kolay çözülebilmektedir. Konumuzun örneklemini teşkil eden Ahıska Türklerine baktığımızda temelde sürgünün olumsuz etkilerini yansıttıklarını açıkça görülmekteyiz. Şimdiki Gürcistan sınırları içinde bulunan Anayurtları olan Ahıska'dan Stalin'in 1944 yılında verdiği kararla büyük sürgün yaşamışlar ve topraklarından çıkarılarak Orta Asya'nın Kazakistan, Özbekistan ve Kırgızistan bölgelerine sürgün edilmişlerdir. Sürgün edildikleri ülkelerde çeşitli sorunlar ve hak ihlalleri ile karşılaşan Ahıskalı'lar kendi vatanları olarak gördükleri Türkiye'ye göç etme isteklerini her dönem ve her fırsatta dile getirmişleridir. Türkiye tarafından alınan iskân kararı doğrultusunda ilk defa 1992 yılında TBMM tarafından kabul edilen bir kararla Eski Sovyet ülkelerinden Türkiye'ye getirilen bir kısım Ahıska Türkü Iğdır'a yerleştirilmiştir. İskanlı göçün ardından ise insanlar kendi imkanları ile serbest göçmen olarak Türkiye göç etmişler ve Bursa, İstanbul, Antalya, İzmir gibi birçok büyük şehirle yerleşmişlerdir. Bu göçler günümüzde de hala devam etmektedir. Yaşadıkları bazı ülkelerde Türk oldukları için çeşitli dışlanma ve baskılara uğrayan Ahıska Türklerinin tek amacı ait oldukları Türk topraklarında huzur içinde yaşamaktır. Çalışmamızda Türkiye'ye göç eden nitelikli Ahıska Türklerinin göç ettikten sonra çalışma hayatı içerisinde yer almada karşılaştıkları sorunların ele alması amaçlanmıştır. Göç ettikten sonra yaşamlarını idame ettirmeleri için ihtiyaç duydukları en önemli unsur iştir. Meslek sahibi olmayan kişiler için bu durum biraz daha kolay olurken, meslek sahibi nitelikli kişiler için durum daha farklı ve zor olmaktadır. Farklı ülkelerde aldıkları eğitimle elde ettikleri diplomaları Türkiye'de onların mesleklerini icra etmelerinde çeşitli olumsuz durumlar ortaya çıkarmaktadır. Nitel araştırma deseni ile yürütülen bu araştırmanın çalışma grubunu göç sonrasında yaşadıkları eski Sovyet ülkelerinden Türkiye'ye göç etmiş, Antalya ve Bursa illerinde ikamet etmekte olan yirmi bir Ahıska Türkü oluşturmaktadır. Araştırma on iki kadın ve dokuz erkek katılımcı ile bire bir görüşmeler yapılarak tamamlanmıştır. Katılımcılardan elde edilen bulgular Nvivo 12 Pro nitel araştırma analiz programı kullanılarak incelenmiştir. Analiz sonucu oluşturulan temalar, çalışmanın geçerlik ve güvenirliğini artırmak adına uzman görüşü alınarak Kappa analizine tabi tutulmuştur. Yapılan bu çalışmadan elde edilen veriler araştırmanın sonuç kısmında değerlendirilmiştir.