TBMM'de grubu bulunmayan siyasi partilerin sosyal medya kullanımı: Antalya ili örneği

Abstract

2000'li yıllarla birlikte hayatımıza giren sosyal medya önceleri popülerliğini yaklaşık bir asır boyunca korumuş olan televizyonun artık önemini yitirmesine neden olmuştur. Geçtiğimiz yıllarda kitle iletişim alanında yaşanan teknolojik gelişmeler ve haberleşmenin zaman ve mekândan soyut hale gelmesi artık kimsenin sosyal medyaya yüz çevirememesine neden oldu ve sosyal medya, zamanla hem bireylerin hem de birçok tüzel kişiliğin sadece haberleşme amacıyla değil hayatın birçok alanında faydalandığı bir mecraya dönüştürmüştür. Kısa zamanda sınırsız bir alana yayılması ve bir o kadarda sınırlandırılmamış bir iletişim aracı olması, ayrıca gayet ekonomik ve de pratik oluşu birçoklarının amaçlarını gerçekleştirmek adına iştah kabartıcı bir hal almış ve özellikleri dolayısıyla kalabalıklara çeşitli şekillerde ulaşmak birincil amaçları arasında sayılan siyasi partilerin dikkatini çekmekte gecikmemiştir. Özellikle uzun yıllar iktidardan uzak kalmış, belli oy oranının altında kaldığı için siyasi partilere yapılan hazine yardımından yoksun bulunan veya iktidar nimetlerinden faydalanamadığı dolayısıyla parti için çalışmalar yapacak gönüllü üyeler bulmakta zorluk çeken küçük partilerin karargâhları haline gelmiştir. 2002 yılında yıllardır süregelen koalisyon dönemi geride kalmış ve artık mevcut partilerin çok az bir kısmının mecliste grup kurabildiği bir dönem başlamıştır. Uzun süre boyunca da seçimlerden aşağı yukarı aynı sonuçlar alınması ve buna bağlı oluşan meclis aritmetiği, meclis dışı kalan partileri, parti propagandası yanında, meclis dışı muhalefet partisi olarak da sosyal medyanın avantajlarından faydalanma yoluna gitmeye zorlamıştır. Bu çalışmada hem mecliste grubu olup devlet desteğinden faydalanan hem de milyonlarca üyesi bulunan ve bu üyelerin on binlercesinden maddi anlamda destek görüp, bağış toplayan iktidar, iktidar ortağı veya muhalefet partisi olarak mecliste bulunan siyasi partilerle; TBMM'de grup kurma başarısına erişememiş ve yapılan son genel seçimlerde %3 oy oranına ulaşma başarısı gösterememiş, dolayısıyla seçim çalışmaları için gerekli maddi imkânlardan yoksun bulunan bu küçük partilerin, büyük partilerle aradaki bu eşitsizlikleri sosyal medya çalışmaları ile kapatma adına dijital ortamlarda nasıl bir mücadele verdikleri, yaptıkları çalışmalar ve bu çalışmalardan beklentileri ile elde ettikleri kazanımlar ve en önemlisi de sosyal medya çalışmalarından ne derece umutlu oldukları ortaya konulmuştur.