Abstract:
Bu çalışma yabancı dil olarak Türkçe öğrenmekte olan öğrencilerin dil ihtiyaç durumlarını ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda dil öğretiminde amaç, öğreniciyi öğrenmek istediği hedef dile en kısa ve kolay yoldan ulaştırmak olmalıdır. Bunun için de öncelikle öğrencinin temel gereksinimlerinin göz önünde bulundurulması yararlı olacaktır. Eğitim sürecine başlamadan önce öğrencilerin hedef dilin tam olarak neresinde bulundukları, ne kadar yol katetmek istedikleri, öğrendikleri dili tam olarak ne amaçla kullanacakları kesin hatlarıyla belirlendiğinde ve ona yönelik materyaller kullanılıp o doğrultuda uygulamalar yapıldığında hem öğretici hem de öğrenicinin işi kolaylaşacak, dil öğrenim süreci daha memnuniyet verici ve daha anlamlı hale gelecektir. Nitekim yabancı bir ülkede süreli aralıklarla bulunup ticarî iş yapmasına yetecek kadar dil öğrenmeyi hedefleyen bir girişimciyle, akademik eğitimini yabancı bir ülkede ve o ülkenin dilinde sürdürmek isteyen bir öğrencinin öğrenim süreci tek tip öğretime dayandırıldığında çeşitli zorluklarla karşılaşılması muhtemeldir. Farklı ülkelerden gelen farklı yaş ve sosyal statüdeki öğrencilerin Türkiye'de bulunma ve dil öğrenme amaçları, Türkiye'nin dünyaya açılan bir ülke olması nedeniyle ülkeler arası ticarî-kültürel faaliyetler, Türkiye'nin dünya gençlerinin gözünde popüler bir eğitim merkezi hâline gelmesi, her geçen yıl Türkiye'ye gelen turist sayısındaki artış dolayısıyla Türkçenin yabancı dil olarak daha da rağbet görmesi gibi etkenler dikkate alındığında yapılacak çalışmanın YDTÖ'ye yön vereceği ve alanyazına katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Bu bağlamda öncelikle öğrencilerin genel dil ihtiyaçlarının belirlenmesi, buna yönelik olarak yapılacak kapsamlı bir analizle somut verilere ulaşılması planlanmıştır. Yapılan incelemelerde Türkçe öğrenme ihtiyaç analizi ölçeğinin; "ticaret yapma, eğitim ve iş imkânı, bireysel ilgi ve ihtiyaçlar ile sınıf içi iletişim kurma" alt boyutlarında yaş ve dil becerileri faktörlerine göre anlamlı sayılabilecek bir değişiklik göstermediği; yalnızca "ticaret yapma" alt boyutunda cinsiyete göre anlamlı bir farklılık gösterdiği tespit edilmiş, diğer boyutlarda cinsiyete göre anlamlı bir farklılık olup olmadığına bakıldığında ölçeğin genel toplam puanlarında cinsiyete göre anlamlı bir farklılık olmadığı belirlenmiştir. Bu çalışmanın, mevcut durum tespiti ile ihtiyaca yönelik daha işlevsel öğretim programları hazırlanması yönünde yarar sağlayacağı düşünülmektedir.