Abstract:
Bu çalışma sendikaların, öğretmenlerin okullara ilişkin örgütsel adalet algıları üzerindeki etkisini belirlemeyi amaçlamaktadır. Çalışma, öğretmenlerin eğitim örgütlerinde maruz kaldıkları, adaletsizlik yaratan olumsuz durumların belirlenmesi ve bu sorunlara bilimsel çözüm önerileri getirmek açısından oldukça önemlidir. Araştırmada nitel yöntem kullanılmakta olup çalışma fenomenoloji deseninde hazırlanmıştır. Araştırmanın evrenini 2020/2021 eğitim-öğretim yılı içinde Antalya ili Kepez ilçesinde yer alan ortaokul öğretmenleri oluşturmaktadır. Çalışma grubu ise ortaokul düzeyindeki okullarda çalışmakta olan 25 gönüllü öğretmendir. Çalışma grubunun oluşturulmasında gönüllülük dikkate alınmıştır. Bu araştırmada amaçlı örnekleme yöntemlerinden maksimum çeşitlilik örneklemesi kullanılmıştır. Veri toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Araştırma bulgularına ilişkin katılımcı teyidi sağlanmıştır. Sendikaların, öğretmenlerin okullara ilişin örgütsel adalet algıları üzerindeki etkisinin belirlendiği çalışmadan çıkan sonuç; öğretmenlerin okullarda sendikaların yarattığı adaletsiz uygulamalara maruz kaldığı yönünde olmuştur. Yetkili sendika üyesi öğretmenlerin örgütsel işleyişten memnun olduğu görülürken diğer sendikalara üye olan öğretmenler ile sendika üyeliği olmayan öğretmenlerin kendilerini baskı altında hissettiği, okul yöneticilerinin kendi üye oldukları sendika üyelerini okulda açıkça kayırdığı, özellikle ödül, ceza ve terfilerin dağılımı konusunda Türk Milli Eğitim sisteminin büyük bir çıkmazda olduğu görülmüştür. Araştırmada öğretmenlerin bir kısmının öğrenilmiş çaresizlik durumu içinde olduğu görülmüştür. Yetkili sendika üyesi öğretmenlerin okullarda ayrı tutulduğu görüşünün, katılımcılar tarafından tekrar tekrar ifade edildiği belirlenmiştir. Bu araştırma okullarda sendikaların sebep olduğu adaletsizliklerin öğretmenlerin örgütsel adalet algısını olumsuz yönde etkilediğini ortaya koymuştur. Örgütsel adalet algısındaki düşüklüğün, öğretmenlerin örgüte bağlılık düzeyleri ile örgütsel güven duygusunu zedeleyeceği bilinmektedir. Dolayısıyla okul yöneticileri ve üst düzey eğitim çalışanları sendikaların okullarda siyasi yapılar oluşturma çabasına engel olmalı, her öğretmenin hakkını koruma davranışı içinde olmalılardır. Kendi çıkarlarını örgütün çıkarlarının önüne koyanların, birlikte yükseldiği ideolojik düşünce düşüşe geçtiğinde, bu düşünce ile birlikte düşüşe geçeceği ve hak etmeyerek elde ettikleri tüm kazanımların hesabını vermek durumunda kalacağı unutulmamalıdır.