Abstract:
Amaç: Çalışmamızın amacı, yenidoğanların ve annelerinin oral mikroflorlarının, S. mutans ve laktobasil varlığı açısından değerlendirilmesi ve birbirleriyle olan etkileşimlerinin incelenmesidir. Yöntem: Çalışmamıza, doğumu üzerinden 48 saatten fazla geçmemiş olan, 60 yenidoğan ve annesinden tükürük örneği alınarak başlanmıştır. Çalışmamızın 6. ay takipleri, kayıp 20 hasta nedeniyle, 40 hasta ile yapılmıştır. 40 anne-bebek çiftinden, 6. ayda tekrar tükürük örneği alınarak, anne ve bebeklerin her iki aşamadaki S. mutans ve laktobasil miktarları belirlenmiştir. Tükürükteki S. mutans ve laktobasil miktarlarını belirlemek için qRT-PCR yöntemi kullanılmıştır. Birinci aşama ve ikinci aşamada elde edilen S. mutans ve laktobasil miktarları anne ve bebekler arasında karşılaştırılmıştır. Ayrıca, bebeğin doğum şekli, doğum zamanı vb. bebeğe ait faktörler ve annenin oral hijyen alışkanlıkları, DMFT indeksi vb. gibi anneye ait faktörlerin bebek S. mutans ve laktobasil miktarları üzerindeki etkisi değerlendirilmiştir. Bulgular: Bebek ve annelerin her iki aşamada toplanan tükürük örneklerinden elde edilen S. mutans ve laktobasil sayıları arasında anlamlı bir fark bulunmuştur (p<0,05). Bebeklerin ikinci aşamada toplanan tükürük örneklerindeki S. mutans ve laktobasil sayılarının, birinci aşamadakilere göre anlamlı derecede arttığı tespit edilmiştir (p<0,05). Bebeklerin, altıncı ay kontrollerinde yapılan muayenelerinde, 16 bebekte sürmüş diş olduğu görülmüştür. Yapılan değerlendirmelerde sürmüş diş varlığıyla S. mutans ve laktobasil sayısındaki artış arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olduğu bulunmuştur (p<0,05). Annelerin sosyodemografik özellikleri ile bebeklerin S. mutans sayıları arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Ayrıca, bebeklerin doğum şekli, doğum ağırlığı gibi bulgularının da S. mutans ve laktobasillerin oral kolonizasyonu arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. Sonuç: Çürük yapıcı bakteriler olan S. mutans ve laktobasillerin, bebeklerde çok erken dönemde kolonize olmaları mümkündür. Çocuk diş hekimliğinde koruyucu uygulamalar kapsamındaki ağız sağlığı ve oral hijyen eğitimleri, annelerin hamilelik dönemi itibariyle başlamalıdır. Ayrıca çocuklarda, ilk çocuk diş hekimi muayenesi, ilk diş sürmesini takiben başlamalı ve düzenli kontroller ile takip edilmelidir.